Sperm sayısı veya kalitesi ile ilgili bu sorunların büyük bir kısmında bugün için neden kaynaklandığı konusunda hala net olarak bir bilgi yok.
Bahçeci Sağlık Grubu Fulya Tüp Bebek Merkezi Üroloji Uzmanı Op.Dr. Emre Bakırcıoğlu, “Testisteki sperm üretim bozukluğuna bağlı menide hiç spermi olmayan önemli sayıda hastamız var. Bu gruptaki erkeklerde mikro TESE dediğimiz operasyon tekniği ile yaklaşık yarı yarıya testis dokusundan sperm bulma şansımız var.” dedi.
Çocuk sahibi olamayan çiftlerin yaklaşık yarısında erkek ile ilgili sorunlar görülmektedir. Çocuk yaşta geçirilen hastalıklar ve inmemiş testis hikayesi veya testisteki damar yapısı ile ilgili bozukluk (varikosel) çocuk sahibi olamayan erkeklerde en sık rastlanılan durumdur. Bahçeci Sağlık Grubu Fulya Tüp Bebek Merkezi Üroloji Uzmanı Op.Dr. Emre Bakırcıoğlu konu hakkında şu bilgileri verdi: “Daha az oranlarda sperm yapımından sorumlu olan hormonlardaki bozukluklar (düşüklükler) ve genetik yapı ile ilgili problemler tespit edilmektedir.
Genetik yapı bozukluklarından ‘Klinefelter Sendromu’ adı en sık görülen kromozom bozukluğudur. Peki hangi durumlarda erkek kısırlığında ilaç tedavisi mümkün? Kısırlık problemi olan erkeklerin yalnızca bir kısmını oluşturan ve ‘Hipogonadism’ olarak adlandırılan beyinden salgılanan sperm yapımından ve testosteron hormonu yapımını sağlayan hormonların eksik olduğu hasta grubunda, ilaç tedavisi ile sperm çıkışını sağlanabilir. Bu erkeklerde yine ‘Azoospermi’ olarak adlandırılan sperm çıkışının hiç olmaması durumu söz konusudur. Yani erkek kısırlığının en ağır formu. Sperm çıkışının olmaması doğuştan veya sonradan gelişmişte olabilir. Bu erkeklerde ilaçla tedavi edilebilen ve yüz güldürücü sonuçlar aldığımız tek erkek infertilite (kısırlığı) durumudur. Ancak erkeklerin bu mutlu sona ulaşabilmeleri için en az 1 yıl süre ile düzenli olarak ilaç kullanmaları ve takip edilmeleri gerekir.”
İlaç tedavisinde gelişmeler var mı?
Üroloji Uzmanı Op.Dr. Emre Bakırcıoğlu ilaç tedavisinin geçmişten günümüze uygulanan bir yöntem olduğunu belirterek şunları söyledi: “Ancak yeterli doz ve yeterli sürede uygulandığında olumlu sonuç almak mümkündür. En az bir yıl ilaç tedavisine devam edildiğinde hastaların büyük kısmında menide sperm çıkışı hatta bir kısmında doğal yoldan bile gebe kalmada başarıya ulaşılır. Bir önceki tedavilerde yaşadıkları olumsuzluklar nedeniyle psikolojik olarak umutsuz, tedavi olamayacaklarına inanmış ve son bir kez fikir almak için bize müracaat etmiş çiftler çoğunluktadır. Bizim yaptığımız; hastalara güven aşılamak ve ilaçlarını uygun dozlarda ayarlayıp düzenli olarak onların tedavileri süresince mutlaka kontrollerini yapmalarını sağlamaktır.”
Hormon eksikliği olmadığı halde sperm çıkışı olmayan erkekler için ilaç tedavisi var mı?
Testisteki sperm üretim bozukluğuna bağlı menide hiç spermi olmayan önemli sayıda hasta bulunmaktadır. Op.Dr. Emre Bakırcıoğlu bu gruptaki erkeklerde mikro TESE denilen operasyon tekniği ile yaklaşık yarı yarıya testis dokusundan sperm bulma şansı olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “Ancak bu erkeklerde hormon düzeyleri çoğu zaman normalin üzerinde olduğundan bu ilaçların sperm üretimi üzerinde bir etkisi yok. Mikrko TESE operasyonu ile sperm bulamadığımız erkeklerde sperm elde etmek için henüz yeni bir tedavi yöntemi gelişmedi. Ancak testosteron seviyelerinde düşüklük olan erkekleri operasyondan 2-3 ay öncesinde ilaç tedavisine alabiliyoruz. Ancak yeni yapılan bir araştırmada da bu uygulamanın sperm bulma üzerinde anlamlı bir etkisinin olmadığı bulundu. Zaten benim kendi hastalarımda da gözlemlediğim FSH hormonu ve testosteron hormonu seviyesinin sperm bulmada herhangi bir etkisinin olmadığı idi. Bu bilimsel çalışma bizim sonuçlarımızla örtüşüyor.”
Mikro TESE yöntemi kısırlık problemi olan azoospermik erkeklerde hangi sıklıkla uygulanabilir?
İlk kez ABD’de 1999 yılında uygulanmaya başlayan Mikro TESE operasyonu; sperm üretim bozukluğu olan ve ilaçla tedavi edilemeyen erkeklerin bugün için çocuk sahibi olmalarında tek çözüm. Çünkü bu yolla testis dokularından elde edilebilen spermler mikroenjeksiyon yoluyla eşlerinin yumurtalarına aktarılarak başarılı bir şekilde embriyo gelişimi ve gebelik sağlanabiliyor.
Azoospermik erkeklere nasıl tanı konur?
Üroloji Uzmanı Op. Dr. Emre Bakırcıoğlu azospermik erkeklere tanı konulmasıyla ilgili şu bilgileri verdi: “ Genel olarak ortalamaya baktığımızda sperm bulma başarısı %50 civarında. Ancak örneğin inmemiş testisi olan erkeklerde buluğ çağından önce testis indirme operasyonu geçirmiş olanlarda ve testis boyutları iyi düzeylerde ise % 65-70 oranlarında sperm bulma şansı vardır. Geçmişte hiç şans tanınmayan, kromozom yapı bozukluğu olan erkeklerde bile bu yeni teknikle sperm elde etme oranımız ortalamalara yükseldi.
‘Klinefelter Sendromu’ olarak adlandırılan ve doğuştan kromozom yapı bozukluğu olan bu erkeklerde yaptığımız önemli bir çalışmada sperm bulma olasılığının yaşla ilgili olduğunu tespit ettik. Geçen yıl daha fazla sayıdaki Klinefelterli erkekte yaptığımız diğer bir çalışmada mikro TESE yönteminin genç yaşlarda yapılmasının sperm bulma şansını artırdığının dışında sperm bulma oranlarının ve gebelik oranlarının normal kromozom yapısı olan erkeklerle aynı olduğunu gösterdik. Bu nedenle azoospermik erkeklerin tetkiklerinin tam olarak yapılması ve değerlendirilmeleri gerekir. Ayrıca ameliyatta mikroskop kullanılması bazı azoospermik erkeklerin testis dokusunda sperm bulma şanslarını önemli oranda arttırmakta ve tüp bebek yöntemleri ile çocuk sahibi olma şanslarını da devam ettirmektedir.”
0 yorum:
Yorum Gönder